Çok Kuşaklı İşgücüne Nasıl Liderlik Edilir?
Her iş gücü çok kuşaklıdır. Muhtemelen insanları nesillere göre değil, iş unvanlarına ve becerilerine göre düşünüyorsunuz.
Bu kötü bir şey değil, ancak bazı sorunlara yol açabilir. Katılım stratejiniz modası geçmiş olabilir. Bu durum yalnızca eski nesillerin katılımını sağlamasına veya genç nesillerin tercih ettiği trendleri takip etmeyi içerir. Çalışan devir hızını azaltmak ve en iyi performans gösterenleri elinizde tutmak için kuşak farklılıklarını hesaba katmanız gerekir. Her ikisine de hitap edecek etkileşim stratejileri sunmalısınız.
İşgücü Yönetimi ve Katılım
Konuya dalmadan önce, iş gücünüzü "yönetmek" ile "katılım" arasında net bir çizgi çizelim.
Yönetim, iş gücünüzün üretken kalmasını sağlamak için ihtiyaç ve isteklerinin karşılandığından emin olmakla ilgilidir. Güçlü yönetim, çalışanların işlerini en iyi şekilde yapabilmeleri için ihtiyaç duydukları şeylere (beceri, zaman ve destek) sahip olmalarını sağlar.
Katılım, gelişebilecekleri ve daha büyük bir şeye bağlı hissedebilecekleri bir iş yeri oluşturmakla ilgilidir. Çalışanların sadece işe gelip gitmekten daha fazlasını yaptığı ve heyecan duyduğu bir kültürü kapsar. Kuruluşlar ve liderler bunu yapmak için şu araçlara sahiptir:
• Herkesin çalışma tarzını destekleyen bir işyeri oluşturmak.
• Kapsayıcı bir kültür oluşturmak.
• Ücretin çalışanların gerçekten değer verdiği değerlerle eşleştirilmesi.
• Çalışanlarınızın önemli bir iş yaptıklarını hissetmelerine yardımcı olmak.
İşte bunlardan nasıl etkili bir şekilde yararlanabileceğiniz;
Soru Sorarak Başlayın
Çok kuşaklı bir iş gücünü meşgul tutmanın en iyi yöntemini bulmak için onlardan görüşlerini isteyin. Liderlerinizin herkesten tamamen anonim olarak girdi almasına olanak tanıyıp, aynı zamanda iş gücünüzdeki kuşak gruplarına belirli geri bildirimler atayabilmeniz gerekir.
İster şirket kültürünüzü geliştirmeye çalışın ister iş yerinizde değişiklik yapın, hatta ücret paketinizi yükseltin, herkesten geri bildirim almak herkesin yararına olacak kararlar almanıza yardımcı olur.
Bu kararları alırken trendleri takip etmek veya en son araştırmalara güvenmek cazip gelse de hiçbir şey iş gücünüze ne düşündüklerini sormaktan daha iyi olamaz.
Tüm Nesilleri Düşünün (Sadece En Gençleri Değil)
Liderler, çok kuşaklı bir iş gücünü devreye sokmaya çalışırken genellikle Z kuşağı gibi yalnızca genç kuşakları düşünürler. Genç yetenekleri çekmek veya elde tutmak için en yeni iş trendlerini takip etmek istiyorlar. Ancak yaşam süreleri uzadıkça ve çalışanlar daha geç emekli oldukça, iş gücünüzün yaşlanma olasılığı gençlerden daha fazladır.
İş gücünüzün katılımını sağlamanın yeni yolları üzerinde çalışırken sadece ileriye bakamazsınız. Yaşlı çalışanları da düşünmeniz gerekiyor. Tercihlerinin Z kuşağının tercihleriyle eşleşmemesi, onlara hizmet verilmeye değer olmadığı anlamına gelmiyor.
En son trendleri takip etmek, yaşlı çalışanların iş yeri değiştikçe kendilerini yabancılaşmış hissetmelerine neden olabilir. Bu en iyi performans gösterenleri elinizde tutmak istiyorsanız, en son trendlerden pek faydalanamayacak olanlara yer vermenin yollarını düşünün.
Herkes İçin İşe Yarayan Bir Çalışma Kültürü Yaratın
Posta ve telefon aramalarının tek güvenilir iletişim aracı olduğu günler geride kaldı. Genç çalışanların mesaj yoluyla bir mesaja yanıt verme olasılıkları daha yüksek ve işe gidip gelme olasılıkları daha düşük olsa da, iş gücünüzdeki diğer nesillerin temsilcilerinin farklı çalışma tarzları var.
Kuruluşunuzun kültürüne katkıda bulunacak önemli kararları alırken, bunların iş gücünüzün farklı nesillerini nasıl etkilediğini düşünmeniz gerekir. Elbette CEO'nuz herkesi ofiste görmek istediğinde ısrar edebilir. Peki herkesi meşgul tutmanın en iyi yolu bu mu?
Genel olarak çalışma şeklinize esneklik kazandırmak, herkes için işe yarayan bir şey yaratmanın en iyi yoludur. Tamamen uzaktan veya ofis içi çalışma kültürüne sahip olmak yerine, insanlara haftada en az birkaç gün evden çalışma fırsatı verin. Her toplantıyı bir Zoom görüşmesi yapmak yerine, ekibinizle sık sık yüz yüze görüşmeye çalışın.
Kuşak Farklılıklarının Bireysel Farklılıkları Gölgelemesine İzin Vermeyin
Unutulmaması gereken son bir şey; Kalıp yargıların kararlarınızı yönlendirmesine izin vermeyin. En iyi niyetiniz olsa bile, belirli bir nesildeki tüm çalışanları geniş bir fırçayla boyamak çok kolaydır.
Soru sorarken, kuşak farklılıkları kadar (hatta daha fazla değilse) bireysel farklılıkları da hesaba kattığınızdan emin olun. Çalışanlarınızdan birinin Boomer kuşağından olması, işletmenizin kullandığı en son teknoloji hakkında bilgi edinmekle ilgilenmediği anlamına gelmez; tıpkı bazı Z kuşağı çalışanlarının yöneticileriyle daha fazla yüz yüze vakit geçirmeyi sevmesi gibi.
Çalışan bağlılığı stratejiniz üzerinde çalışırken kuşak farklılıklarını bir rehber olarak kullanın, ancak bireyleri de kalbinizde tutun.
İş Yerinizi Herkesin Yararlanabileceği Bir Yer Haline Getirin
Çok kuşaklı bir iş gücüne sahip olmak büyük bir varlıktır. Sorunları çözmek için farklı bakış açılarına ve yeni yeteneklerle onlarca yıllık deneyimin sağlıklı bir karışımına sahip olursunuz. Bu, çalışan bağlılığı stratejinizi biraz daha zorlu hale getirse de çabaya değer ve herkes için daha sağlıklı bir iş yeri yaratacaktır.
Pusula360 ile kolayca çalışanlarınızın 90,180,270 ve 360 derece Yetkinlik Değerlendirme ve Hedef Değerlendirme süreçlerini planlayabilir ve çalışanlarınıza geri bildirimler verebilirsiniz. Bire bir görüşmelerinizi bu çıktılar üzerinden planlayabilirsiniz.
İlginizi çekebilir: Sizden Daha Tecrübeli Çalışanları Nasıl Yönetirsiniz?
Detaylı bilgi için Demo Talep Et butonuna tıklayarak bizlere ulaşabilirsiniz.
